SIIRLER
SILAYA DAVET
Bahar geldi yine kaynar kaniniz
Yaylada soguk su ister caniniz
Sizi bekler babanizla ananiz
Birakin gurbeti silaya dönün.
Çocuk yasta çekip çekip gittiniz
Doymayinca gurbet elde bittiniz
Sizin için agit yakar ceddiniz
Birakin gurbeti silaya dönün.
Gidip buralari issiz koydunuz
Yetmislik dedeye kaldi yurdunuz
Ankara Istanbul’da ne buldunuz?
Birakin gurbeti silaya dönün.
Köyümüz boz kaldi, eken bulmadi
Hayvancilik bitti etlik olmadi
Soguk suda piknik yapan kalmadi
Birakin gurbeti silaya dönün.
UGRUNA ADANANLAR
Kahpe bir düsmanmis seni sevmek
Sirtimdan vurulunca anladim..
Oysa bütün mavilerim senindi
Senin içindi seyrettigim
Tüm yakamozlar..
Ayaklarina sermistim
Ugruna adananlari
Aynada kendimi göremeyisim bundanmis
YILDIZ VE BEN
Aklim fikrim sendedir, sanadir bakislarim.
Simsicak tebessümün, kalbime nakislarim.
Sende isindim yeni, sende sicak kislarim.
Uçmak isterler ama, sensiz uçmaz düslerim
Sen göklerde bir yildiz, ben çölde kuru diken.
Sana ulasamam ki, göklerde yüzerken sen
Kalbim buruk seyrettim, dün gece sen giderken.
El açip dua ettim, gel dedim yine erken.
Sabah oldu gelmedin, gözlerim yolda kaldi.
Dedim ne oldu yine, yildizim nerde kaldi.
Gün batanda göründün, günes mi çaldi seni.
Günese pusu kurdum, gündüzler ahim aldi.
Gece seyrettim seni senden habersiz yine
Davul bile çalarken dedim dengi dengine
Ey kuru diken dön baksana kendine
Bir bak giden yildiza, bir de kendi rengine
Bak ki sana yer var mi, ufacik bir tek köse
Bütün köseler dolu sen kaldin yine disa
Çilem sensiz yasamak kaderimle bas basa
Acep dostum olur mu söylesem kara tasa
Söyledim kara tasa , gel dost olalim diye
Dedi yildizin vardi görünmez oldu niye
Aglarken ben derinden susuz kaldim diyerek
Yildizim görmez oldu geçti gitti gülerek..
DÜN GECE
Dolastim dün gece,sehrin tüm sokaklarini,
Dolastim adim adim...
Eski günleleri aradim her adimda
Seni bulacagimi sandim her sokak basinda
Çikarsin saniyordum bir ümit karsima,
Gülersin diye bekledim o yosun gözlerinle.
Gecemin karanligini aydinlatmani bekledim hep
Senin yerine bos ve karanlik sokaklar çikti karsima...
Yoldaki taslara döktüm içimi,
Yildizlari,ayi, bos sokaklari seyrettim senin yerine.
Yollari suladim gözyaslarimla
Seni ararken dün gece..
OL
Bulutum ol,
Yagmurum ol,
Umudum ol sen.
Gökyüzünden tane tane
Yag üstüme sen.
Islansin üstüm basim,
Hem de yüregim.
Donsun iliklerim
Kendimden geçeyim...
Gökyüzüm ol,
Isigim ol,
Günesim ol sen.
Iisinsin ellerim,
Isinsin bedenim.
Sevgin ile dolsun,
Tassin yüregim...
Yapragim ol,
Çiçegim ol,
Baharim ol sen.
Yillara nispetim,
Gençligim ol sen.
Avuçlarimdan kayan
Zamanim ol sen.
Aldigim her nefes ol,
Benim ol
BEKLIYORUM SENi
Benden gittin gideli
Kaç gün geçti bilmiyorum
En son sayabildigim kirkaltinci gündü
Yoruldum sensiz günlerimi saymaktan,
Ucu bucagi olmayan birsey bu
Ne zamana kadar sayabilirim ki söyle
Saydikça sensiz geçen günlerimi
Ömrümden birer gün eksiliyor sanki
Yoruldum artik saymaktan sensizligimi,
Ben hep böyle sensiz,çaresiz mi yasayacagim?
Her yeni gün dogdugunda
Acaba bugün mü dönecek diye bekleyeceğim?
Yoruldum anliyor musun
Sensizlikten,çaresizlikten
Dön artik geri
Biraktigin yerde biraktigin gibi
Bekliyorum seni!...
ASIK OLMAK iSTEMEYEN
Dolma gözlerim
silemem sizi,
gülme gözlerim,
veremem sözü,
çarpma kalbim,
tasiyamam közü.
SENİ GÖRDÜGÜMÜ SANDIM BIRAN
bir ilkbahar aksami geldin
bana ilham verdin
sayende birçok siir yazdim
bir kis vakti geldin
yagan kara beyazligini verdin
distan üsürken içten bizi isittin
bir yaz zamani geldin
günesinle bizi isittin
denizinle bizi serinlettin
yagmur yagarken geldin
gönüllerimizi islattin
bir sonbahar mevsimi geldin
sararmis yapraklari etrafimiza savurdun
bir gece geldin
gökyüzünden bize güldün
bizi adim adim takip ettin
yolda yürüyorken geldin
bazen uzadin bazen kisaldin
bazen de yok oldun
ellerim cebimde sahilde dolasirken geldin
seni gördügümü sandim biran ama sen pesinden kostugumda yok olacak bir gölgeydin
üzgün bir animda geldin
beni biraz da olsa güldürdün
tam bu sehirden gidecektim
seni gördügümü sandim biran ama sen pesinden kostugumda yok olacak bir
gölgeydin
yazimda günesim
kisimda yagan kar
ilkbaharimda dogam
sonbaharimda sararan yapragim oldun
seni gördügümü sandim biran ama sen
pesinden kostugumda yok olacak bir gölgeydin
sen saçimi sevgiyle oksayan bir anne
dertlerim oldugunda anlatabilecegim bir dosttun benim için
seni gördügümü sandim biran ama sen pesinden kostugumda yok olacak bir gölgeydin!
KIM?
Yaşatamadıysam gençliğimi,
bu benim ayıbım değil.
Tutamadıysam ellerimde çocukluğumu,
bana kızmayın.
Kim yaşayabildi ki bu dünyada dilediğince,gönlünce herşeyi?
Kim sevebildi ki sevdiğini
özgürce?
Kim söyleyebildi?
SENSİZLİK BU
Sesime ses veren olur mu
bu karanlık gecede?
Elimi bir tutan olur mu acaba
senin ışığına hasret kaldığım
bu karanlıklarda?
İnan,gündüzler hep gece,
gecelerse,beynimde seni bana getirmeyen bilmece...
UNUTMA
Mesafeler,demirkapılar ağıt olmaz sana
Sen betonların taşların soğuğunda
Işıt gülümsemeni
Unutma.
Düşlerin bile yeter haklılığına
Ki insan düşleriyle de insandır…
Işıt gülümsemeni
Işıyan
Bizlerin de düşü,
Unutma.
Ülken dünkü anılarınla sıcak
Rüzgar her sabah
Fısıltılarını esinler sokaklara
Bak yine o aynı yıldız gökte
Senin de çocuklarımıza adadığın…
Işıt gülümsemeni yıldızlarda!
Sen
Hücrelerde de İNSAN’sın,
Unutma.
Bir kız vardı hani kardeşin
Bütün kızkardeşler gibiydi elleri menekşe çığlığı
Gece ilkin saçlarına inerdi onun sonra bütün kente
Gözlerini kapatıp dinlerdi senin sesini…
Hünerli parmaklarını kanatıyor şimdi tellerde
Umut özlemekmiş –diyor,bembeyaz dişleriyle-
Ve,anlamak
Özgürlüğü…
Hünerli parmaklarını kanatıyor şimdi tellerde
Gitarlar onu savunuyor durmadan…
Sokak lambaları
Ay ışığı
Ve aç insanlar,
Şarkılarında.
Bir şarkı neyi değiştirir,deme
İnsan
Şarkılarla da karşılık verir hayata
Unutma.
Seni yanıltmamaları ne acı!
Bunu yalnız onlar yapabilirlerdi….
Altımetrekareye bir insan
Bir İNSAN!
Ah bunu yalnız onlar düşleyebilirlerdi….
Haklılığının burukluğuyla
Işıt gülümsemeni
Unutma.
Aynı yorgun omuzlarla kalkıyor her sabah
Namuslu insanlar
Dışarıda.
Soluk almak daha güç
Dokunmak
Yaslanmak
Anlamak
Asla! ..
Altımetrekarede dönüp dursun istiyorlar her şey
Televizyon ekranları
Gazete sayfaları
Sorular
Yanıtlar
Altımetrekare.
Sorularını sordun yanıtlarını aldın sen
Beynin yüreğin çatlarcasına…
Şimdi gerçekler için direnmek zamanı
Unutma.
Menekşeler seni anımsamazlar
Dut ağaçları çocukluğunun
Akşam serinliği…söğütlü yollar…
İncinme olur mu.
Bırak seni dağlar ve nehirler tanımlasın
Üşüyen sofralar
Hayretli gözleri gecekondulu çocukların….
Onlar için dövüştün
Unutma.
Bütün doğrularında haklıydın,evet
Bütün yanlışlarında namuslu.
Hayat doğrular ve yanlışlar toplamı değilmiş oysa!
Yüreğinde sınamadığın
Tek bir sözcüğü duyamayacaklar senden!
Mesele bu.
Ve o insanlar
Kazanmak için değiller…
Bunu bil sevgili insan
Çünkü kazanmak için önkoşul
Daima İNSAN kalabilmek
Unutma.
Unutma ışıt gülümsemeni!
Yarınsız yaşıyor düşmanların
Altımetrekare…ötesi yok onlar için!
Yarınsızlık ne korkunç! Yenilecekler…
Işıyan gülüşler biçimleyecek geleceği…
Yarınlar BİZİM!
Ülken buna aç
İNSAN buna aç
Yarınlar
Işıyan gülüşlerin
Unutma.
AYRILIK
Ayrılık yüreğimi karıncalandırıyor nicedir… Beynimi uyuşturuyor özlemin… Çok sık kavga etsek de benimle olduğunu bilmenin içimi nasıl ısıttığını yeni yeni anlıyorum.Yokluğun hatırladıkça yüreğime saplanan bir sızı olmaktan çıkıp sürekli bir boşluğa dönüşüyor.Sabahlara,seni okşayarak başlamaları, akşamları her işi bir kenara koyup seninle baş başa karşılamaları özlüyorum; Oynaşmalarımızı, yürüyüşlerimizi,sevimli haşarılığını, çocuksu küskünlüğünü… Nasılda serttin bazen bana bağırırken; Ve, ne yumuşak, bir çift kısık gözle kendini ellerimin okşayışına bırakırken… Ya da kollarıma atlarken… Güneşten yandığında o korkunç gecede, nöbet tutmuştum başında… O şen kahkahalarına yeniden kavuşabilmek için dualar ederek. “Atlattı” müjdesini kutlarken yorgun bedenini okşayarak.Gidişin böldü sevincimi ”Kalamazdın artık bu evde…yüksek binalı ve beton duvarların gri kentinde” Bilsen ne kadar zor, gitmen gerektini bile bile “Kal” demek sana… Ve gitmeni asla istemediğim halde, buna mecbur olduğumuzu görmek ve sana bunları o anda söyleyememek. Seni bilmediğim uzak şehirlere göndermek ne zor. Gidişinle kokumu, sesimi çekip almak beyninden, kokun, sesin hala beynimdeyken. Ve sonra kendi ellerimle bindirip seni yabancı bir otobüsün beş numaralı koltuğuna, birlikte güneşlendiğimiz o yazı,yan yana titreştiğimiz o iki kışı, paylaştığımız acıları, onca kahkahayı ve bütün o uzak yeşillikleri katıp bedeninin yanına, arkandan gözyaşları dökmek ne zor… Ne zor hiç tanımadan seni emanet ettim bir şoföre “Gitme ne olur geri dön” demek. Yolunu beklemek ne zor… Bunları düşündükce şu anda uzaklarda bir yerlerde üşüdüğünü sezinleyerek panikliyorum. Bütün engelleri aşıp, terk edilmiş caddeleri, kimsesiz sokakları, yalnız bulvarları arşınlayarak sana ulaşmak sesizce başını okşamak, kulağına sevgi sözcükleri fısıldamak ve yavaşca üzerini örtmek geliyor içimden… Paylaştığımız bir mazinin,gelecekte de paylaşabilecekmiyiz endişesi bana hicran veriyor.Gizli gizli hüzünlendiğim akşamların birinde, özleyenlere özgü bir terk edilme korkusunu yüreğimin derinliklerinde duyarak sana koşmak istiyorum. Yapamıyorum ve işte o zaman sesiz ama büyük bir çığlıkla “DÖN BEBEĞİM” diyorum ; “DÖN GERİ” Meleğin seni bekliyor…
AY YÜZLÜM
Geceme ay,
gündüzüme güneş salıyorsun güneş.
Bir tanem!..
Ay yüzün hiç gitmiyor gözümün önünden.
O yüzdendir uyuyamayışım,
uykuya dalamayışım,
uykulardan sıçrayışım.
GÖZLERİMİ KAPATIYORUM
Gözlerimi Kapatıyorum
Denizin içindeki
Derinliklere dalabilmek için
Gözlerimi Kapatıyorum
Her bir canlının
Seni bana anlatması için
Gözlerimi Kapatıyorum
Yıldızları bile görebilmek için
Yıldızlar yoklar orada değiller Orada olmadıklarını biliyorum ama
Yine de onları görüyorum
Belki onlar da
Denizin derinliğindedirler
Seni anlamak için
Hayır hayır seni ancak
Ben anlarım sevdiğim
Yıldızlar bile değil
Gözlerimi Kapatıyorum
Yoruluyorum yıpranıyorum
Gözlerimi Kapatıyorum
Ve bir daha açmamak için
SEN YOKSUN YA ONDAN Yoksun ne zaman baksam seni bana getiren yollarda
Bir garip duygu sarıyor her yanımı
Bir kedi tırmalar sanki mide çeperlerimi.
Kaşlarım çatılır kendiliğinden.
Dişlerim sıkılır farkında olmadan.
Sebebi yoksun ya ondan.
Ne içtiğim suda tat var,
Ne de yediğim lokmada.
Sadece bekleyişin getirdiği gerginlik
Ve sensizlik var her yanımda.
Ve sana gidemeyişimin çaresizliği.
Şarkılar bile birazcık teselli vermiyorlar inan.
Aksine daha çok hisettiriyorlar sensizliği.
Sebebi sen yoksun ya ondan.
Bugün Pazar.
Üstelik kandil diyorlar.
Hiç bir şeyin farkında değilim.
Kendimi kaybettim herkes şurada burada iken.
Zaman mı beni
Ben mi zamanı öldürüyorum bilmiyorum.
Bildiğim tek şey var yavaş yavaş kayboluyorum
Kalabalıklar içinde.
Sebebi sen yoksun ya ondan.
Bir merhabanın
Bir selamın
Bir canım demenin
Bu kadar güzel,
Bu kadar umut verici,
Bu kadar hayata bağlayıcı olduğunu bilemezdim.
O kadar muhtaçmışım meğer bir tek kelimeye.
Bu kadar zavallı isem eğer
Ve yılgın bir şekilde harap olmuşsa gönlüm.
Sebebi sen yoksun ya ondan.
Bir ambulans geçiyor yoldan.
Acı çığlıkları bastıramıyor içimdeki sesleri.
İçindeki hastanın bile derdini düşünecek,
Ona acıyacak duygu kalmamış kalbimde.
Bütün duygularım seninle,
Sensizliğinle paramparça.
Sebebi sen yoksun ya ondan.
Kelimeler de kayboluyor beynimden ağır aksak.
Düşüncelerimi toparlayıp ta
Yazmak istediklerimi yazamamak
Çaresizliğimi gösteriyor yalnızlığımın aynasında.
Sen olmayınca her şey kayboluyor nedense..
Neden sana bağlanıyor her şey.
Neden bütün yollar sana çıkıyor.
Biliyorum.
Sebebi sen yoksun ya ondan.
İşte öylesine neşesiz,
Durgun ve biçareyim .
Yüzüm asık.
Bilmiyorum ne kadar sürer bu ayrılık .
Bu yalnızlık,
Bu kahroluş.
Lakin bütün olumsuzluklara karşı bir umut var içimde.
Asırlardır seni bekleyen ruhuma geldiğin gibi
Yine geleceksin biliyorum.
Yoktun geldin beni buldun.
Yine geleceksin
Merhaba canım,
Nasılsın diyeceksin.
Geleceksin biliyorum.
Sebebi sen yoksun da ondan
Hoşça kal ruhum
Hoşça kal canımcım
Hoşça kal beklediğim
Hoşça kal
O GİTTİ O gitti,
zifiri bir karanlık kapladı gökyüzünü
ağır bir zindan yalnızlığı çöktü
tüm zamanlara
O gitti,
bir boşluk açıldı,içimde bir yerlerde
öksüz kaldı kelimelerim
çöl oldu vahalarım
O gitti,
kalemim sustu,rüzgarsız kaldı yelkenim
ruhum dalgalarda boğuldu
vurgun yedi gözlerim
O gitti,
güller soldu gönül bahçelerimde
kara bulutlar çöktü hasat mevsimlerime
kabus oldu düşlerim
O gitti,
kalakaldım,boynu bükük ortalarda
dağıldı, geride kalan ne varsa
sevdasız günlerde
O gitti,
son bakışmalarımız
hıçkırıklı gözyaşlarımız
değirmen yoksunu acım
O gitti,
her şey bitti
yalnızlığında yıkanırken
sevgilerim yok olup yitti…
BULAMADIN DEĞİLLMİ
Sevmek istiyorsan eğer,
Gecenin karanlığında değil,
Şubat'ın soğuğunda değil,
Ayın parlamasında değil
Hüznün sende doğduğunda
Aşık ol!
Bil ki bulamazsın sen benim gibi,
Bil ki sevemez kimse seni,ben gibi,
Unutma sakın düşleri ve arzuları,
Gerçekleşmiş hayalleri,
Erimiş bitmiş göz yaşlarımı,
Sana son gün bıraktığım manolyamı...
Bil ki bulamazsın sen benim gibi,
Bil ki sevemez kimse seni,ben gibi,
Bulamadın değil mi!
Bulamazsın aşka aşk gibi delikanlı gibi ben gibi...
Sen karanlığın cebimizden aşırdığı bir eğlence değildin ki
somurtmak istediğim geceler.
Sen her zerremle sığındığım küçük ama sınırsız gönül bahçemin tek gülüydün..
BİR SEN GELMEDİN Gönderdiğin bulutlar
Hani pembe idi
Hasretin rengi
Gerçekten değiştimi
Çiğ oldu
Yağmur oldu
Yağdı bağrıma
Bir sen gelmedin
Bir sen yağmadın
Bana
Yalvarmalarım boşuna
Ektiğimiz çiçekler
Tohumlandı da
Filiz sürdü
Çil sürdü
Başı dik bağrımda
Selam durdu yollarına
Haydi gel de bitanem
Gelde son bulsun
Bu ayrılık ve hüzün
Çok koydu bana
|
GİDECEĞİM
hüzünlü bir sonbahar akşamında gideceğim buralardan
hatıralarımla ama sen olmadan..
hiç yaşanmamıscasına susturacağım yüreğimi
bir mechule takılıp giderken sileceğim gözlerimi...
belki kulakların çınlar hatırlanırsan uzaklardan
düşünmekten korkarsın utanırsın o güzel anılardan
sessiz ve usulca rüzgar gecer o sokaklardan
gideceğim,senle gecen günlerimin günahını çıkarmadan..
|
|
ELVEDA
Bak yine saat gecenin bir yarısı olmuş
Ben hala seni düşünüyorum
Üşümüyorda değilim hani
Bir yandan tokatlarken yüzümü rüzgar
Bir yandan da bir garezi vargi
Bütün soğuğunu üzerime boşaltıyor
Üstünde yürüdüğüm kahpe asvalt
Olsun be güzelim
Ölümlerin de en güzeli donarak ölmek değilmi sanki
Önce bir uyuku çöker insanın üstüne
Yavaş yavaş bir sızı başlar parmak uçlarında
Daha sonra bütün vücudunu kaplar bu sızı
Yavaş yavaş ağırlaşır göz kapakların
Bir noktaya gelirki açamaz olursun artık
Bırakırsın kendini bu tatlı uykuya bedenini
Bir daha uyanamayacağını bile bile
Şimdi bende o yoldayım
Bir yürek kaldı donmadık yani bir sen
Şimdi oda bitti
Sen daha sonraları duyacaksın
Bir köşede donarak öldüğümü
Bir anlam veremeyekceksin belkide
Ama bilki sebebi sen ve sensizliğin soğuğu
Elveda...
|
GÜLE GÜLE kaç zaman oldu bilemem
gözlerinde kendimi görmeyeli
ve buğusunda titremeyeli o ceylan gözlerin
akmayalı göz pınarlarından
kaç zaman
kaç zaman oldu bilemem
aynalarla konuşmaya başlayalı
duymayalı kadife sesini
söylemeyeli beraber şarkıların en güzelini
kaç zaman
kaç zaman oldu bilemem
umarsız yürümeyeli kırk ikindilerde
sırılsıklam içmeyeli Arnavut salebini
üşüyen ellerimi avucunda ısıtmayalı
kaç zaman
şimdi tüm aşkların kesiştiği
o ayrılık kavşağında mı aşkımız
hikayemizin sonu bu muydu
bu muydu büyük andımız
peki istediğin olsun
gidiyorum diyorsun
yolun açık olsun
HATIRLA
Hatırla!
Beni hatırla,
Hatırla sensizliğimi
Unutma, hatırla.
Hatırla!
Yalnızlığımı hatırla.
Sana özlemimi,
Gözümden dinmeyen yaşları hatırla
Hatırla!
Beni, seni hatırla
Hatırla,
Sakın unutma hatırla
HAYALİMDEKİ MELEK uzaklara gitmek istiyorum
kimsenin olmadığı hayali bir yere
huzur dolu ve sonsuz..
tanıdık hiçbir yüz olmamalı,
geçmişe ait hiçbirşey hatırlamamalıyım..
unutmalıyım herşeyi
ya da silmeliyim maziyi
herşey saf,dürüst
tertemiz ve berrak olmalı
hep karanlığa güneş doğmalı
sevgi olmalı orada..
delice sarhoş olmak istiyorum
herşeyi bir ana olsun unutmak,
haykırmak,seni silmek istiyorum hayatımdan...
yaşamı sevmek ve belkide
yeniden doğmak istiyorum..
bir deli olmak istiyorum
geçmişe ait izleri olan
bütün şehirleri yakmak ve
içimden gelen herşeyi yapmak
istiyorum...
bütün günahlarım silinsin ve
cezam olmasın istiyorum...
çok şey istiyorum belki de
ama aslında hepsi boş,
ben seni istiyorum
yani hayalimdeki meleği...
BİR DÜŞ GİBİ Yüreğime baskın geldin bu gece
Seni solukladım duman duman
Özlemlerim dizginsiz
Çıvgın ateşler gibi
Yüreğime baskın geldin bu gece
Çağlayanca umutlar ördüm
Gecenin kuytularında
Düş erimli düğüm düğüm
Menekşe mavisince buram buram
Ve ebemkuşağınca özgün gördüğüm
Yüreğime baskın geldin bu gece
Salkım salkın şölenlendi duygularım
Aymaz çocuklar gibi...
Ve muştular taşıdı esinlerin
Umudun doruklarından çın çın
Yüreğime baskın geldin bu gece
Ay kanatlı bir kuş bu gece
Yıldızlarsa kaçkın sevi
Özlemleri umursamaz gökçiçek
Aydınlığınla ışıklandır içimi
Yüreğime baskın geldin bu gece
İÇİMDEKİ KARANLIK Geceydi...
Aniden karardı etraf
Elektrikler kesilmişti
Herkes aydınlık için
Aradı bir mum.
İşte...
Sensizlikten benim gönlüm de karanlık
Ne olur be sevdiğim
Beni anlasan da
Gönlümdeki karanlığı
Aydınlatan ışığım olsan
Gönlüm sadece
Senin ışığınla
Karanlıktan kurtulur
Ey sevdiğim...
Senin ışığını bekliyorum
Ne olur bitir gönlümdeki sensizliği
Seviyorum Seni
Suç mu?..
BANA SESLENHaykırırken gökgürültüsü özlemle kalbin
Olmazsa kimse içten anlıyacak halin
Bana seslen ...
... koşayım.
Örterken kök salmış sisler bahtın
Doldursa hüzün yaş gözlerin
Bana seslen ...
... koşayım.
Susarken herkes işgal etmiş etrafın
Vermese yüz sana eşrafın
Bana seslen ...
... koşayım.
Binerken dertler narin yontuk omuzun
Yapışırsa niyeti belli gözler vücudun
Bana seslen ...
... koşayım.
Kaybolurken seni sana bulduran umutların
Doğarsa eski taze korkuların
Bana seslen ...
... k a l a y ı m.
AŞK Aşk Öyle Bir Duygudurki; Kelimelerle İfade Edilemeyen, İnsanın Kanını Dondurup İçindeki Kıvılcımları Ateşleyen Sadece Gözlerin Devreye Girdiği Bir Anda Herşeyi Unutturan Karşı Cinse Olan Sevginin Ve Yakınlaşmanın İfade Edilebilecek Tek Kelimesidir. Aşk Öyle Bir Duygudurki; Sadece Yaşanarak Ve Hissederek Anlatılabilen Bir Sevgi Biçimidir. Aşk Öyle Bir Duygudurki; Hayatındaki Herşeyi Bir Kenara Atıp Dünyadaki Herşeyden Vazgeçmeni Saglayan,Hayatta Tatmak İsteyipte Tadamadığın Yanlız Ve Yorgun Gecelerinde Yanıbaşında Olmasını İstediğin Ancak Işıgı Yaktıgında Hüzünlü Bir Hava Estiren Ve Sadece Onun Hayalinle Yaşamanı Saglayan Temiz Ve Güzel Bir Duygudur. Aşk Öyle Bir Duygudurki; Herkez Aşık Olamaz. Dedimya Arkadaş, _AŞK_ Sadece Sen Ve Ben Demektir.
NE OLUR Titrek sesini esirgeyip benden
Bakışlarını çevirme gözlerimden
Sen sen diye atan yüreyimden
Bırakıp seni bende gitme ne olur
Aşıklar geçerken elelesokaktan
Kimi dalgınım,kimi zaman unutkan
Çırpınırken çıkamam ki bataktan
Tut elimden çıkar ne olur
BENDE SEN
Ben bende değilim
Aldın benden sen beni
Bir tatlı gülüşünle
Tapuladın kalbimi
Düşünemez oldum
Senden başka ben seni
Bilmiyorum çaldım mı
Bende senin kalbini
Karşılık bulmasam da
Unutamam ben seni
Bende seni yaşarım
İçimde bir sen gibi.
|
YARALI Yaralar var sevgisiz kaldığından kanayan
Yaraları sarması gereken de yaralı.
Sızladıkça yarası, merhemini arayan
Yaralı kendin bilmez, hançer vurdun vuralı.
Yönelir gökyüzüne umutla gündüz, gece
Gözleri yaşla dolu, kâlbi binbir bilmece
Dualara nakşeder hâlini hece, hece
Yaralısını arar, duyguları çıralı.
Düşer binbir denklemli sancılara şifasız
Çâre arar, bîçare acıları devâsız
Seslenir uzaklara duysun diye vefasız
İşitir de sevdiği olmaz belki oralı.
Kayan yıldız misali düşer boş sonsuzluğa
Kızar, beddua okur bitmeyen şanssızlığa
Her sefer yorgun, argın gömülür yalnızlığa
Sığınaksız, sığıntı, umutları karalı.
Ben sensiz bir hicim
Karanlik bir gün
Yildizsiz bir gece
Bir seni sevdim
Seni özledim gecelerde
Bir senin icin oturup agladim
Seninle beraber güldük senelerce
Hani büyük askin
Hani sevgin nerede
Hani cok seviyordun
Hani bensiz yasiyamazdin
Hani askimiz büyüktü
Hani sen bana doyamazdin
